12 Eylül faşist darbesi, yalnızca demokrasiye değil, halkların iradesine, inançlarına ve özgürlük arayışına vurulmuş ağır bir darbedir. Halkın seçme ve seçilme hakkını gasp eden, toplumsal muhalefeti sindiren bu karanlık anlayış, ülkenin üzerine yıllarca sürecek derin yaralar bırakmıştır. Bugün, darbenin yıldönümünde, halkların iradesine ipotek koyan bu zihniyeti lanetliyor, bir daha asla bu karanlığın geri dönmemesi için mücadelemizi sürdürüyoruz.
Bu darbe sadece siyaseti değil, halkların inançlarını ve kültürel varlıklarını da hedef aldı. Aleviler, Kürtler, sosyalistler ve tüm demokrasi güçleri ağır baskılar altında yaşam mücadelesi verdi. İnanç özgürlüğünün yok sayıldığı, cemevlerinin kapılarının kapalı tutulduğu, halkların eşitçe ve özgürce var olmasının engellendiği bir dönem yaşandı. Darbenin gölgesi altında toplumsal hafızamız yara aldı, halklarımızın umutları yok edilmeye çalışıldı.
Bu ülke; Alevilerin, Sünnilerin, Kürtlerin, Türklerin, tüm inançların ve kimliklerin eşit biçimde, barış içinde yaşayacağı bir ülke olmalıdır. #12Eylül’ü lanetliyoruz, halklarımızın özgür iradesi ve inanç eşitliği için mücadelemizi büyütmeye devam edeceğiz.